29 Ekim 2008 Çarşamba

"Türkmenköy lige ısınıyor.."

Bir tarafta anormal konsantre olan, hem savunmayı, hem hücumu iyi yapan bir rakip, diğer tarafta Emmanuel’in 27’incidakikada kırmızı kart görmesiyle gardı çöken, ne hücumda, ne savunmada bir şey yapan BinatlıBir gol ve bunun dışında benim saydığım 7-8 net pozisyonu vardı Türkmenköy’ün... Binatlı adına ise tek bir gol pozisyonu ilk yarıda Ertuğ’un verdiği pasta Erhan’ın kaçırdığı gol. Her iki takımın ilk maçlarından üçer puan çıkarması maçın zor geçeceğini belli ediyordu. Öyle de oldu. Maçın kısa analizini yapacak olursak Türkmenköy, Binatlı’ya hemen hemen boş alan bırakmadı. Duran topu hızlı kullanıp pozisyon buldular. Kaptıkları topu diklemesine oynayıp pozisyon buldular. Kenardan ortalarla pozisyon buldular. İkiye birlerle pozisyon buldular. Kısacası futbolda gol pozisyonu için her organizasyonu yaptılar.Binatlı ne yaptı? Kontra topla çıkmak istedi. Savunmayı kalabalık tutmasına rağmen, çok gol pozisyonu verdi. Hücumda ve orta sahada kaptırılan her top Binatlı kalesinde tehlikeye dönüştü. Oyun içerisinde o kadar çok pres yediler ki, bu oyunun tamamında devam etti. Rakip 10 kişi kalınca, topu yere koyup pas yaparak etkili olacağına, orta sahadan şişirtme toplarla karanbol aradılar.
Son iki haftada izlediğim karşılaşmalar içerisinde en zevfkli maç olarak gördüğüm Türkmenköy-Binatlı maçında da oyuna sonradan giren futbolcuların takıma katkı koyamadığını üzüntüyle izledim. Halbuki, yedek kulübesinden oyuna dahil edilen oyuncuların takımların direncini artırması gerekir. Demek ki, bu oyuncular gerçekten kendilerini yedek oyuncu olarak görüyor. Ya da antrenörler bu oyuncularla yeterli derecede ilgilenmiyor.
Skorlardan sonra eleştirmek kolaydır. Ancak ülkemizde yabancı statüsünde oynayıp ülke şartlarına göre iyi paralar alan yabancıların daha dikkatli olması lazım. Maçın daha 27. dakikası oynanıyor. Türkmenköy daha etkin olmasına rağmen oyun ortada. Antrenör Ahmet Miyo’nun tüm uyarılarına kulak asmayıp rakibinize bilerek dirsek atmanıza anlam vermek mümkün değil. Diğer taraftan sarı kartınız var. 1-0 galipsiniz. Maçın bitimine 8 dakika var. Top kalenizden yaklaşık 70 metre uzaklıkta. Siz kalkın rakibinizin aşığına tekme atın. Bu da olmadı. Gerçekten anlam vermek mümkün değil.
İlk iki maçta rakip kaleye gönderilen üç gol. Kalenizde gol görmüyorsunuz. Şampiyonluk iddası ile yola çıkan takımların tel tel dökülmesi. Eralp Şerifoğlu’nun pozitif futbol mentalitesi MTG ve Mormenekşe takımlarından sonra Türkmenköy’de tuttu gibi. Hele hele 4-4-2 sistemini savunanlara ders niteliği taşıyor. Adama göre sistemin geçerli olduğu günümüz futbolunda Türkmenköy de elindeki mevcut katro ile en iyisini yapmaya çalışırken , bizlere de keyifli dakikalar yaşatıyor. Kısacası Türkmenköy lige ısınıyor.
Fefim Dayı bir çok sarı ve iki kırmızı kart gösterdi. Hepsinde doğru kararlardı. Geçmiş yıllara göre saha içerisinde daha etkin. İyi maç çıkardı..

Yazar:Zeki Kayalp-Yendüzen
Ekleyen:Fikret Namıkkemaloğlu

Hiç yorum yok: